Ahmet Davutoğlu “Toledo olacak” demişti: 10 yıl geçti ama bitmedi

Diyarbakır’ın Sur İlçesindeki Tarihi Dokuda Devam Eden Restorasyon Çalışmaları Hala Tamamlanamadı

Diyarbakır’ın Sur İlçesi’nde çukur, hendek ve barikat teröründe ağır hasar gören 6 mahalledeki tarihi dokuda devam eden restorasyon çalışmalarının üzerinden 10 yıl geçmesine rağmen hala tamamlanamadı. Dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu, Sur İlçesinde yerle bir edilen 6 mahalle ile ilgili, “Sur’u Toledo yapacağız” açıklamasında bulunmuştu. Ancak aradan geçen süre zarfında halen kaplumbağa hızında ilerleyen restorasyon ve yenileme çalışmaları bir türlü bitirilemedi.

Hükümetin terörü sonlandırmak için 2013 yılında hayata geçirdiği “çözüm süreci” dönemini fırsat bilen terör örgütü PKK; kırsal alandan şehir merkezlerindeki birçok yerleşim yerine ağır silah ve cephane yığdı.

Suriye ve Irak’ın kuzeyi başta olmak üzere kırsal alandan da yüzlerce keskin nişancı eğitimli teröristler sivil kıyafetlerle şehir merkezlerine indikten sonra uyuyan hücre olarak terör örgütünden eylem talimatı bekledi.

“Çözüm süreci”nin çözüme kavuşmaması üzerine terör örgütü PKK, 2015 yılında Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesinin birçok yerinde  çukur, hendek ve barikat terörüyle işgal ettiği mahalleleri yerle bir etti. Bunlardan biri de Diyarbakır eski Baro Başkanı da dahil olmak üzere 74 güvenlik görevlisinin şehit olduğu, 305 teröristin etkisiz hale getirildiği Diyarbakır’ın merkez Sur İlçesi oldu. PKK’lı teröristler Sur’a bağlı Dabanoğlu, Cevatpaşa, Hasırlı, Savaş, Fatihpaşa ile Cemal Yılmaz mahallelerini işgal etti.

Tarihi Dokuya Ağır Zarar Verildi

Teröristler el yapımı patlayıcılar, suikast silahları, roketatarlarla 7 ay boyunca güvenlik güçleriyle şiddetli çatışmalar yaşadı. Hendeklerin kapatılması, barikatların kaldırılması için yaşanan çatışmalarda ağır silahlardan buradaki tarihi doku da nasibini aldı. Keldani, Süryani ve Ermeni cemaatine ait Kiliseler, Akkoyunlu ve Osmanlı dönemine ait Camiler, medreseler, Osmanlı eseri tarihi hamamlar, tarihi avlulu evler hanlar ve daha birçok tarih kokan eserler ağır hasar gördü, bazıları ise tamamen yıkılarak yerle bir oldu.

Ahmet Davutoğlu Toledo Yapacağız Demişti

7, Kolordu Komutanlığı, Jandarma Bölge Komutanlığı başta olmak üzere binlerce asker ve polisin katılımıyla 6 mahalle uzun süren çatışmalardan sonra teröristlerden tamamen temizlendi.

Sur’da kontrolün sağlanmasıyla birlikte dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu, Sur ilçesindeki tarihi dokunun bozulması, 6 mahallenin yerle bir edilmesinden sonra yaptığı açıklamada, “Bu şehirler 90’lı yıllarda çarpık ve kontrolsüz şekilde gelişen şehirler. Bu olaylar yaşanmamış olsaydı bile kentsel dönüşümün yapılması gereken yerlerdi. Özellikle de Sur’da bir taş üzerine taş konsa haberim olacak dedim. Tescilli Diyarbakır evleri, camiler, kiliseler, hanlar, Diyarbakır’ın mimari dokusuna hiçbir zarar verilmeden restore edilecek. Sur’u öyle inşa edeceğiz ki, aynen Toledo (İspanya) gibi mimari dokusuyla herkesin görmek istediği bir yer haline gelecek” demişti.

10 Yıl Geçti Ama Halen Toledo Olmayı Bekliyor

Bu açıklamanın üzerinden 10 yıl geçti, ancak Sur bir türlü Toledo olamadı. Bazı bölgelerde restorasyon çalışmaları aslına uygun olmayıp taşlar özenle seçilmediği için yamalı bir görünümle görüntü kirliliğine neden olurken, bazı tescilli tarihi evler, han ve hamamlar gibi birçok tarihi mekanda ise restorasyon çalışmaları halen tamamlanmış değil.

Kaplumbağa hızında ilerleyen yenileme çalışmalarının devam ettiği Yenikapı Caddesindeki sağlı, sollu yolun her iki tarafında aradan 10 yıl geçmesine rağmen halen terörün ağır izlerini görmem mümkün. Yıkılan tavanı çökmüş evlerden, ağır silah izlerine kadar birçok bölge halen restorasyona alınmayı bekliyor.

Surlar İçin de Aynı Durum Söz Konusu

Aynı durum Surlar için de geçerli. “Surlarda diriliş devam ediyor” sloganıyla başlayan restorasyon çalışmaları da ağır aksak ilerliyor. Terörden ağır hasar gören birçok bölgede yürütülen restorasyon çalışmalarıyla ilgili asılan tabelalarda bile bunu görmek mümkün. İşin bitim tarihinin üzerinden aylar geçmiş olmasına rağmen yenileme çalışmalarının tamamlanmadığı görülüyor. CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu da, Surdaki restorasyon çalışmalarına dikkat çekti. Tanrıkulu, Sur’un 7. Etabında devam eden restorasyonda işin bitim tarihinin 24 Eylül 2024 olarak 400 gün belirlendiğini, ancak 4 ay geçmesine rağmen tamamlanamadığını ve Davutoğlu’nun iddia ettiği gibi Toledo olmadığı için konunun takipçisi olacağını söyledi.

Related Posts

Son dakika: Peş peşe yangınlar çıkıyor… 50 bin kişi tahliye edildi… Komandolar harekete geçti

Son dakika haberi: İzmir, Bilecik ve Hatay’da meydana gelen orman yangınlarına ilişkin konuşan Bakan Yerlikaya, 50 binden fazla vatandaşın güvenli bölgelere tahliye edildiğini duyurdu. Yangın bölgelerinde çok sayıda ev ve araba da küle döndü.

Almanya aşırı sıcaklara karşı uyarı: 40 derecenin üzerine çıkabilir

Almanya’da çarşamba günü bazı bölgelerde hava sıcaklığının 39 dereceye ulaşması bekleniyor. Yetkililer, halkı ekstrem hava koşullarına karşı dikkatli olmaları konusunda uyardı.

Gazze’de iletişim ağının yüzde 74’ü yok edildi

İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarında bölgedeki telekomünikasyon ağının yüzde 74’ünün yok edildiği bildirildi.

Trump’tan istihbarat raporu açıklaması! Demokratları ve gazeteciler suçladı

ABD Başkanı Donald Trump, İran’ın nükleer tesislerine yönelik saldırılar sonrası ortaya çıkan istihbarat raporunun sızdırılmasına ilişkin gazetecileri ve Demokrat siyasetçileri suçladı. Ayrıca gümrük tarifeleri ile ilgili de kritik açıklamalarda bulundu.

Özgür Özel’den orman yangınlarıyla ilgili geçmiş olsun mesajı

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, orman yangınlarından etkilenen tüm vatandaşlara geçmiş olsun dileğinde bulunarak, “Yangınların en kısa sürede kontrol altına alınmasını temenni ediyorum” dedi.

Prof. Dr. Adem Sözüer’den CHP’ye açılan kurultay davasına ilişkin açıklama: Partilerin hukuk dışı yöntemlerle etkisizleştirilmesi esasen suçtur, mağdur ise tüm toplumdur

“Hukuktan arındırılmış ortamlarda muhalefetteki siyasal partiler, kamusal yetkiler kötüye kullanılıp ‘organize işlerle’ iç çatışma, tartışma ve belirsizliklere sürüklenmek istenir. Böylece etkin muhalefet yapan partiler ‘Türk tipi’ bir majestelerinin muhalefet partisine dönüştürülür”