Farklı kültürlerde hediye verirken kötü şans olarak kabul edilen eşyalar:
Bıçaklar: Birçok kültürde birine bıçak vermenin, veren ile alan arasındaki ilişkiyi bozduğuna inanılır.
Aynalar: Aynalarla ilgili batıl inanç, bunların ruhu tuzağa düşürebileceği fikrinden kaynaklanmaktadır. Hediye olarak ayna vermenin, verenin ruhunun bir kısmını alıcıya aktardığına ve bunun da olumsuz sonuçlara yol açabileceğine inanılıyor.
Ayakkabılar: Bazı kültürler, ayakkabıların birinden veya bir şeyden çekilme fikriyle ilişkilendirilmesi nedeniyle hediye olarak ayakkabı vermenin kötü şans getirebileceğine inanır. Ayrıca ayağa değen bir şeyin verilmesi de saygısızlık sayılır.
Saatler: Çin kültüründe saatler zamanın geçmesiyle ilişkilendirilir ve genellikle cenazelerle ilişkilendirilir. Saat hediye etmek bir ilişkinin veya hayatın sonuna doğru geri sayımı simgeleyebilir ve bu da onu başarısız bir hediye haline getirebilir.
Şemsiye: Şemsiyeyle ilgili batıl inançlar kültürden kültüre farklılık göstermektedir. Bazı yerlerde birine şemsiye vermenin yağmur dilemeye eşdeğer olduğuna ve bunun olumsuzluk getireceğine inanılıyor.
İnciler: İnciler birçok kültürde gözyaşlarıyla ilişkilendirilir ve bu da onları keder ve üzüntünün sembolü haline getirir. İnci hediye etmek, alıcıya gözyaşı dilemek olarak görülebilir.
Boş cüzdan veya çanta: Boş bir cüzdan veya çantanın hediye olarak verilmesinin, maddi zorluklarla karşılaşma isteğini simgelediğine inanılır. Cüzdanda veya çantada para bulunmamasının, alıcıya yoksulluk getireceğine inanılıyor. Bunu önlemek için, hediyeye küçük bir miktar para eklemek, gelenekseldir.
Mendiller: Aynalarla ilgili inanışlara benzer şekilde, birine mendil vermenin de gözyaşı ve üzüntüyü temsil ettiğine inanılıyor. Verici ve alıcı arasındaki ilişki için kötü bir alamet olduğuna inanılıyor.
Dörtlü setler: Bazı Doğu Asya kültürlerinde dört sayısı ölümle ilişkilendirilir, çünkü “dört” kelimesi “ölüm” kelimesine benzer. Bu nedenle, kötü şansı önlemek için öğeleri dörtlü setler halinde vermekten genellikle kaçınılır.